Bükreş gezisini alandan itibaren başlayan eğlenceli bir yolculuk olması beni inanılmaz keyiflendirmişti
ne işimiz var diyorken bir yandan diğer yandan bilet alan ben havalanına girer girmez :) haydi gidelim haydi diyerek keyiflenmeye başlamıştım bile :)
sevgilim fatoşum çok gezen hatun :) içi içine sığmayan komik mi komik hatun :) ile check- in buluşmamızla başladı.. pasaport kontrolde kadın polis memuruyla yaşadığımız diyalog çok eğlenceli ve kahkaha doluydu. herkes bizim kahkahamızla gülümsemeye başlamıştı bile.. :)
kontrollerden geçerken herkes ayağını çıkarırken, ben elini kolunu sallayarak geçtim, o sırada cok gezen kız arkadan bale yaparak galoslu bir halde süzülerek geliyordu :) kahkahalar artmaya bizler iyi eğlenmeye başlamıştık bile. bu arada ben haydi gidelim haydi diye şarkı söylemeye başladım. yürürken el çırpan yolcu kitlesiyle eğlenmeye başladık. Lounge a geldik, açıkmış karnımızı doyurduk ve gitmek için hazır idik :) uçağa binerken artık çok gezen kız ile ikinci yolculuğumuza çoktan eğlenerek başlamıştık bile :)
hava alanında keyifle yemek yiyip, karnımızı ve ruhumuzu doyurunca, o kadar eglenince romanya hava yollarının köhne uçağını çok da umursamamıştık ama bize değiş gözlerle bakan yolcuları ve sürekli ters ters bakan çok gezen kızın hallerini, kokan yolcular, anılarımızı lekeledi :( romanya hava yollarının 2 parmak boyutundaki ikram sandvicini de hic unutmuycam :)
oh be indik, geldik dedigimiz koridorlardan gecerken, sevgili polis memuru geldi, pasaportlarınız, dedimki, burası passport control degil, dedi bir sorun mu var? dedi bekliyorum :) dedim oldu :) kırmızı pasaportu gordu. ha Türk tamam dedi :) her önüne gelen ee vizeniz bitiyor. biliyorum canım. ondan bu ülkedeyim gitcem ülkenize kalmadım diye geçirsem de çok gezen kız tuttu beni :)
sonuç vardık gezmeye başladım. çok keyif aldım.. Meltem' e bizi ağırladığı için birlikte yaptığımız yemekler ve gezi rehberliği için teşekkür ederim. You made our trip :)
29 Ocak 2015 Perşembe
İçsel yolculuğunda ne kadar ilerlediysen o kadar
zenginlesmisindir ya da olgunlasmissindir,
Aslinda yas degildir sana bir sey
katan, senin ogrendiklerin ve hayata uygulayabildiklerindir aslolan..her gun
yeni bir gune uyanirken icimize sevinc yada mutluluk depolamak en guzeli, bi de
insanin icinde olacak denen seyin, zamanla ogrenildigini de gordum, degisim
kisinin kendisiyle baslar, bahaneleri one surenler degil, cozum bulup hayata
gecirenler basarili olmustur, gozlemledim ve yasadim ki, sen ne kadar enerjini
yuksek tutar, yasamina ve kendine bir birim katma deger yaratirsan hayat sana
kat ve kat fazlasini veriyor, farkinda ol, kesfet,ayakta uyuma guzel bir gun
olsun bir gun daha olgunlastin N’aber by Funda İydir
14 Ocak 2009 Çarşamba
beğendigim sözler
İnsan sahip olduklarının toplamı değil, henüz gerçekleştiremediklerinin,
yani sahip olabileceklerinin toplamıdır.
Jean Paul Sartre
“Bugün için yasa, yarın için hayal kur, dünden ögren.”
Japon Atasözü
Eğer gideceğin yeri biliyorsan büyük bir adım atmaktan korkma!
Bir uçurumu iki küçük adımla geçemezsin..
Loyd George
yani sahip olabileceklerinin toplamıdır.
Jean Paul Sartre
“Bugün için yasa, yarın için hayal kur, dünden ögren.”
Japon Atasözü
Eğer gideceğin yeri biliyorsan büyük bir adım atmaktan korkma!
Bir uçurumu iki küçük adımla geçemezsin..
Loyd George
DUVARI AŞAMIYORSAN BİR KAPI AÇ
Genç Macar Sanatçı Arpad Sebesy, multimilyoner Elmer Kelen'in portresini yapmak için görevlendirilmişti.
Görev özellikle zordu, çünkü Kelen sadece üç kısa poz vermeye razı olmuştu. Sonuçta, Sebesy portrenin çoğunu ezberden yapmak zorunda kalmıştı.
Kısıtlamalara rağmen, Sebesy portrenin Kelen'e yeterince benzediği görüşündeydi. Ancak, Kelen ayni fikirde değildi. Kibirli milyoner resmin
kendisine benzemediğini öne sürerek portrenin parasını ödemeyi reddetti.
Genç ressam resmini yapabilmek için saatlerce titizlikle çalışmıştı ve birdenbire bunu gösterecek hiç bir şeyi olmadığını fark etti. Milyoner
stüdyodan ayrılırken sanatçı bir ricada bulundu :
Portreyi size benzemediği için reddettiğiniz belirten bir mektup yazabilir misiniz?
Kelen bu kadar kolay kurtulduğuna sevinerek razı oldu.
Aylar sonra, Macar Sanatçıları Derneği, Budapeşte Güzel Sanatlar Galerisinde sergi açtı. Kelen'in telefonu çalmaya başladı. Biraz sonra galeriye geldiğinde Sebesy'nin yaptığı portresinin üzerinde 'Bir Hırsızın Portresi' etiketiyle teşhir edildiğini gördü. Mağrur milyoner resmin indirilmesini istedi. Müdür reddedince Kelen resim kendisini topluma alay konusu edeceği için dava açmakla tehdit etti. Bunun üzerine müdür Kelen'in resmin kendisine benzemediği için almayı reddettiğini belirten imzalı mektubunu çıkardı.
Milyoner artık resmin parasını ödeyip almaktan başka çare kalmadığını anlamıştı. Genç sanatçı sadece son gülen olmakla kalmamış, ayni zamanda güçlüğü karlı bir alışverişe dönüşmüştü. Çünkü milyoner resmi almağa kalktığında fiyatının eskisinden on kat daha fazla olduğunu görmüştü.
Kısaca ressam değerli bir prensip keşfetmişti :
Yeni fırsatlar bizi genellikle sıkıntılı anlarda ziyaret eder çünkü bir kapı kapanırsa, başka bir kapı açılır.
Dr. Charles C. Lever
Görev özellikle zordu, çünkü Kelen sadece üç kısa poz vermeye razı olmuştu. Sonuçta, Sebesy portrenin çoğunu ezberden yapmak zorunda kalmıştı.
Kısıtlamalara rağmen, Sebesy portrenin Kelen'e yeterince benzediği görüşündeydi. Ancak, Kelen ayni fikirde değildi. Kibirli milyoner resmin
kendisine benzemediğini öne sürerek portrenin parasını ödemeyi reddetti.
Genç ressam resmini yapabilmek için saatlerce titizlikle çalışmıştı ve birdenbire bunu gösterecek hiç bir şeyi olmadığını fark etti. Milyoner
stüdyodan ayrılırken sanatçı bir ricada bulundu :
Portreyi size benzemediği için reddettiğiniz belirten bir mektup yazabilir misiniz?
Kelen bu kadar kolay kurtulduğuna sevinerek razı oldu.
Aylar sonra, Macar Sanatçıları Derneği, Budapeşte Güzel Sanatlar Galerisinde sergi açtı. Kelen'in telefonu çalmaya başladı. Biraz sonra galeriye geldiğinde Sebesy'nin yaptığı portresinin üzerinde 'Bir Hırsızın Portresi' etiketiyle teşhir edildiğini gördü. Mağrur milyoner resmin indirilmesini istedi. Müdür reddedince Kelen resim kendisini topluma alay konusu edeceği için dava açmakla tehdit etti. Bunun üzerine müdür Kelen'in resmin kendisine benzemediği için almayı reddettiğini belirten imzalı mektubunu çıkardı.
Milyoner artık resmin parasını ödeyip almaktan başka çare kalmadığını anlamıştı. Genç sanatçı sadece son gülen olmakla kalmamış, ayni zamanda güçlüğü karlı bir alışverişe dönüşmüştü. Çünkü milyoner resmi almağa kalktığında fiyatının eskisinden on kat daha fazla olduğunu görmüştü.
Kısaca ressam değerli bir prensip keşfetmişti :
Yeni fırsatlar bizi genellikle sıkıntılı anlarda ziyaret eder çünkü bir kapı kapanırsa, başka bir kapı açılır.
Dr. Charles C. Lever
4 Temmuz 2008 Cuma
Hayatta ya tozu dumana katarsın,Ya da tozu dumanı yutarsın.Seçim senin!
Çaresizlik öğrenilmiştir.
Başarılı olmak da öğrenilebilir.Sende sandığından fazlası var!
Gelebileceğin en iyi yerde değilsin.Yeni bir hayat için gereken, yeni bir akıldır.
Doğru şeyi yapmak için yanlış zaman yoktur.
Rüzgarı suçlamayı bırak, yelkenleri kullanmayı öğren!
Seyirci koltuğundan sıkıldıysan, sahneye çık. Zirvede her zaman bir kişiye daha yer var.
Her şey seninle başlar!Başkaları yapabildiyse, sen de yaparsın.
Hayatta ya tozu dumana katarsın,Ya da tozu dumanı yutarsın.Seçim senin!
Başarılı olmak da öğrenilebilir.Sende sandığından fazlası var!
Gelebileceğin en iyi yerde değilsin.Yeni bir hayat için gereken, yeni bir akıldır.
Doğru şeyi yapmak için yanlış zaman yoktur.
Rüzgarı suçlamayı bırak, yelkenleri kullanmayı öğren!
Seyirci koltuğundan sıkıldıysan, sahneye çık. Zirvede her zaman bir kişiye daha yer var.
Her şey seninle başlar!Başkaları yapabildiyse, sen de yaparsın.
Hayatta ya tozu dumana katarsın,Ya da tozu dumanı yutarsın.Seçim senin!
kabahat - La Rochefacuald
Herkes kabahati belleğinde bulur ama kimse bundan dolayı kendisinin yanlış hüküm verdiğine inanmaz. La Rochefacuald
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)